Bizden Haberler Fenerbahçe 

Fenerbahçe Hamburg’un Kurucularından Başkan Mustafa Çömlek ile Söyleşi

Geçtiğimiz günlerde Fenerbahçe Hamburg’un 20. kuruluş yıldönümleri vesilesiyle özel sayı olarak çıkarttıkları derginin mimarı ile sohbet etmiştik. Bu defa da Hamburgluların yakından tanıdığı, Fenerbahçe Hamburg’un kuruluş başlangıcından beri yönetiminde olan ve 16 yıldır başkanlığını yapan Mustafa Çömlek ile konuşalım istedik. Emektar başkan şunları anlattı:

Kısaca sizi tanıyabilir miyiz? Biyografiniz yani, okul, meslek, Almanya’ya geliş, öğrenim, iş, aile, uğraşılar, Fenerbahçe sevgisinin kaynağı ve ne zaman nasıl başladığı?

Konya/Kulu doğumluyum 1979 yılında 15 yaşındayken Almanya’ya bir işçi ailesi olarak geldim. Üniversiteye giden 2 kızım var. Fenerbahçe sevgisine gelirsek; aileden gelen bir “sevgi”. Rahmetli annem hasta Fenerbahçeliydi. Bahçemizin kapıları bile sarı-lacivertti. Böyle bir aileden Fenerbahçeli çıkmamak imkansızdı. Almanya’da boyacılık üzerine meslek eğitimini yaptım. 20 yılı aşkındır mesleğimi sürdürüyorum.

2001 yılında derneğinizin kurulma döneminden bahsedelim. O günlerden bu günleri, bu kadar büyüyüp uzun yıllar yaşayacağınızı, 20. yılı böyle taçlandırabileceğinizi görmüş müydünüz? Hangi umutlarla yola çıkmıştınız?

2000’li yılların başlangıcında bir grup arkadaşımla Fenerbahçe ile daha fazla bütünleşmek, daha fazla yakınlaşmak için dernekleşme amacıyla yola çıktık. Dernekleşirken de fanatizmin önüne geçerek kurumsallaşma yönünde çabalarımız oldu. En büyük başarımızda bu oldu. Hem kulübümüz nezdinde hem de kamuoyunda bunu başarabilmek elbette hiç kolay olmadı. 20 yıl boyunca Fenerbahçe ile nefes alıp, Fenerbahçe ile nefes verir olduk. En büyük sevinçleri ve büyük üzüntüleri birlikte yaşadık. Bu özellikleri başka taraftar gruplarında kolay kolay göremezsiniz. Kadıköy-Hamburg yolu “Aşk ve Hasretin Yolu” oldu bizim için. Bu “aşk” bitmez. Bizden sonra da Hamburglu Fenerbahçeliler nice 20 yıllar yaşayacak.

Hedeflerinizi gerçekleştirebildiniz mi?

Fenerbahçelilerde hedefler bitmez. Hedefleriniz bitmişse heyecanınız da bitmiş demektir. Önemli başarılar sağladık. 50 kongre üyesine ulaştık. Bu sayıyı daha da arttıracağız. Kısa ve orta vadede ciddi hedeflerimiz var. Zamanı gelince kamuoyu ile paylaşacağız.

Kısa bir bilanço çizer misiniz, neler yapabildiniz bugüne kadar, yirmi yılın zorlukları nelerdi?

Yurtdışında kurulmuş ilk üç resmi dernekten biriyiz. Almanya’da taraftar derneklerimizin artmasında önemli katkımız oldu. Kulübümüzle her anlamda bütünleştik. Maddi-Manevi üzerimize düşen sorumlulukları azami ölçüde yerine getirdiğimizi düşünüyorum. Hamburg özelinde ya da başka bir şehirde olsun, diğer takımların derneklerinde bunu göremezsiniz.

Bu yirmi yıllık süre içerisinde en zorlu konu ve dönem neydi, hangisiydi? Üstesinden nasıl geldiniz?

Birçok zorlu dönemden geçtik. Bazılarını belirtmek gerekirse ilk olarak aklıma Max-Brauer-Allee’deki dernek lokalimizin yıkılması gelir. Müthiş bir atmosferdi dernek lokalimiz. Hamburg’un en işlek caddesinde yıllarca bayrağımız dalgalandı. Büyük coşkular yaşadık. Yıkılmasını görmek büyük üzüntü yarattı. Bocalama süreci yaşadık diyebilirim. İki defa son maçlarda şampiyonluklar kaçırdık. Bizi derinden sarstı. Yaşadığımız sarsıntılardan çıkmamız hiç kolay olmadı. Daha sonrasında yaşadığımız en kötü dönem Fenerbahçe’mize yapılan “Kumpas Dönemi” elbette. Bu dönem son maçlarda kaybettiğimiz şampiyonluklardan daha ağır oldu bizim için. Ağır yenilgilerden ayağa kalkmayı öğrendik. Bu durumda Fenerbahçe dışında başka hiçbir takımda çıkamazdı zaten.

Ne spor derneğiyiz, ne de sosyal bir organizasyonuz diyorsunuz. (Dergide) yani Fenerbahçe taraftar derneği olduğunuza sıkça vurgu yapıyorsunuz. Ama yine de sosyal faaliyetleriniz görmezden gelinecek gibi değil. Örneğin deprem sonrası dayanışmalar, yangın sonrası onbinlerce ağacın dikilmesine vesile olma. Bu anlamda projeler derneğin mi, Fenerbahçe’nin mi diye sormak istiyorum.

Evet, taraftar derneğiyiz. Fenerbahçe camiasının resmi bir derneğiyiz. Büyük bir ailenin parçasıyız. Temel görevimiz; kulübümüzün ihtiyaçlarını ve isteklerini yerine getirebilme doğrultusunda olur. Spor derneği olduğunu iddia edip, sporun dışında kalmak hiçbir zaman bizim vizyonumuz olamaz. Bu yüzden spor derneği değiliz. Sosyal bir proje derneği hiç olmadık. Çünkü temel görevimiz kulübümüzle bütünleşmekti. Yapacağımız bütün sosyal çalışmaları kulübümüzle birlikte organize etme doğrultusundan çıkmadık. Hamburg’da kendimize özgü hiçbir yardım kampanyası düzenlemedik. Düzenleyenlere ekstra yardım da ettik. Fakat bütün organizasyonları kulübümüzle birlikte organize ettik. Fidan kampanyası, depremzedelere yapılan yardımlar, pandemi sürecinde yaşlılara evlerine ulaştırılan yardımların organizasyonları, sağlık emekçilerine destek etkinlikleri, kadına şiddete karşı yapılan toplumsal çalışmalar ve buna benzer birçok organizasyonu kulübümüzle birlikte çalışarak gerçekleştirdik. Fenerbahçe zaten Türkiye’nin en büyük sivil toplum örgütü. Bunun için Hamburg’da böyle bir dernek kurmaya ihtiyacımız olamazdı. Fenerbahçe’nin olduğu her yerde biz varız. Bizim olduğumuz her yerde de Fenerbahçe var. Bütün çalışmalar ve projeler Fenerbahçe’nin.

Teşekkürler

Related posts

Leave a Comment